Son dönemde özellikle sosyal medya ve online satış platformlarında yoğun şekilde tanıtılan zayıflama kahveleri ve çayları, ciddi sağlık riskleri nedeniyle yeniden gündemde. “Doğal”, “bitkisel” ve “zararsız” gibi ifadelerle pazarlanan bu ürünlerin, 32 yaşındaki bir kadının kalbinin durmasına ve entübe edilmesine yol açması, kamuoyunda büyük endişe yarattı. Reçetesiz şekilde satılan ve fiyatları yüzlerce liradan binlerce liraya kadar çıkan bu ürünlerin, içeriğinde yasaklı ve tehlikeli maddeler bulunabildiği ortaya konuldu.
Reçetesiz Satış, Kontrolsüz Tüketim
Zayıflama amacıyla pazarlanan bu kahveler ve çaylar, internet üzerinden son derece kolay bir şekilde temin edilebiliyor. Ürünlerin satış fiyatları 740 TL seviyesinden başlarken, bazı markalarda bu rakam 5 bin TL’ye kadar çıkabiliyor. Ürün açıklamalarında ise genellikle iştah azalttığı, tokluk hissi sağladığı ve kısa sürede kilo verdirdiği iddia ediliyor. Ancak bu vaatlerin arkasında ciddi bir denetim eksikliği bulunuyor. Birçok ürünün ambalajında net içerik bilgisi yer almazken, kullanıcılar ne tükettiklerini tam olarak bilmeden bu ürünleri kullanabiliyor.
Sibutramin Tehlikesi Yeniden Gündemde
Uzmanlar, bu zayıflama kahvelerinin en büyük risklerinden birinin sibutramin adlı madde olduğunu vurguluyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya’nın açıklamalarına göre sibutramin, geçmişte zayıflama tedavisinde kullanılan ancak ciddi yan etkileri nedeniyle piyasadan toplatılan bir ilaç etken maddesi. Tansiyonu yükseltmesi, kalp ritim bozukluklarına yol açması ve ani kalp durmasına neden olabilmesi nedeniyle bu maddenin kullanımı yasaklandı. Buna rağmen bazı üreticilerin, sözde bitkisel ürünlerin içine bu maddeyi yasa dışı yollarla karıştırdığı belirtiliyor.
Beyin Kanaması ve Solunum Durması Riski
Sibutramin ve benzeri maddelerin kahve veya çay formunda tüketilmesi, riski daha da artırıyor. Dr. Kaya, kahvenin metabolizmayı hızlandırıcı etkisiyle bu maddelerin birleştiğinde kan basıncını ani şekilde yükseltebildiğine dikkat çekiyor. Özellikle obezite, hipertansiyon veya kalp rahatsızlığı bulunan kişilerde bu durum beyin kanaması, felç, inme ve solunum durması gibi hayati sonuçlara yol açabiliyor. Bilinçsiz şekilde günde birkaç bardak tüketilen bu ürünlerin, kısa sürede ciddi sağlık tablolarına neden olabildiği ifade ediliyor.
Türk Eczacıları Birliği’nden Sert Uyarı
Yaşanan olayların ardından Türk Eczacıları Birliği de kamuoyuna yönelik önemli bir uyarı yayımladı. Açıklamada, sosyal medyada sıkça kullanılan “tamamen bitkisel” ve “doğal içerik” gibi ifadelerin yanıltıcı olduğu vurgulandı. Bitkisel olarak tanıtılan her ürünün zararsız olmadığına dikkat çekilirken, sağlık beyanı içeren bu tür ürünlerin mutlaka Sağlık Bakanlığı denetiminde olması gerektiği belirtildi. İnternette sunulan “kolay çözüm” ve “sihirli formül” vaatlerinin bilimsel bir karşılığı olmadığına da özellikle vurgu yapıldı.
İştah Kesici Etki Yanıltıcı Olabiliyor
Bu ürünleri kullanan birçok kişi, ilk etapta iştah kesici etkiyle karşılaşabildiğini ifade ediyor. Ancak uzmanlara göre bu durum, sağlıklı bir zayıflama göstergesi değil. Dr. Ayça Kaya, hiçbir hekimin üzerinde “zayıflatıcı” ibaresi bulunan ürünleri hastalarına önermediğini belirtiyor. Bir fincan kahveden bir şey olmaz düşüncesinin son derece tehlikeli olduğuna dikkat çeken Kaya, iştahın baskılanmasının ardından aşırı tüketimin ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguluyor.
Denetimsiz Ürünler Halk Sağlığını Tehdit Ediyor
Zayıflama kahvelerinin ve çaylarının kontrolsüz şekilde piyasada dolaşması, halk sağlığı açısından önemli bir tehdit olarak değerlendiriliyor. İçeriği bilinmeyen, yasaklı maddeler içerebilen ve yüksek fiyatlarla satılan bu ürünler, özellikle hızlı kilo verme vaadiyle tüketicileri cezbediyor. Uzmanlar, sağlıklı kilo kaybının ancak dengeli beslenme ve hekim kontrolüyle mümkün olabileceğini belirterek, internet üzerinden satılan bu tür ürünlerden uzak durulması gerektiği konusunda uyarılarını sürdürüyor.
