Taste Atlas’ın Yayınladığı Liste Kriz Yarattı

Dünya mutfaklarını tanıtmasıyla bilinen Taste Atlas, geçtiğimiz günlerde “Yunan mutfağının tatlıları” başlığı altında bir liste yayımladı. Ancak listede yer alan birçok tatlının kökeninin Türk mutfağına ait olması, sosyal medyada büyük tartışmalara neden oldu. Özellikle baklava, revani, lokma ve helva gibi Türk kültüründe yüzyıllardır önemli bir yere sahip olan tatlıların “Yunan mutfağı” çatısı altında gösterilmesi, gastronomi camiasında da tepkiyle karşılandı.

Eskişehir'in Yerlisine Ne Denir?
Eskişehir'in Yerlisine Ne Denir?
İçeriği Görüntüle

Hazırlanan görselde 20 tatlıya yer verilirken, içerikte toplamda 46 tatlı sıralandı. Ancak bunların önemli bir kısmı Osmanlı coğrafyasından ve doğrudan Türk mutfağından beslenen lezzetlerdi. Bu durum, iki ülke arasında yıllardır süregelen yemek kökeni tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.

Sosyal Medyada Tepki Çığ Gibi Büyüdü

Liste yayımlandıktan sonra özellikle Türk kullanıcılar, sosyal medyada tepkilerini dile getirdi. “Yunan tatlıları” başlığı altında gösterilen tatlıların aslında Türk mutfağına ait olduğunu savunan kullanıcılar, “Yine Türk tatlılarını sahipleniyorlar” ifadeleriyle duruma isyan etti. Daha önce de baklava ve lokma gibi lezzetlerin Yunan mutfağına aitmiş gibi tanıtılması büyük tartışma yaratmıştı. Bu kez Laz böreği, sütlaç ve İzmir’in Seferihisar ilçesine özgü Samsades tatlısının listeye eklenmesi tepkinin boyutunu daha da artırdı.

Türk gastronomi uzmanları, bu tür girişimlerin yalnızca yemek kültürüyle sınırlı kalmadığını, aslında bir kültürel kimlik meselesi olduğunu vurguluyor. Türk mutfağının özgün değerlerine sahip çıkılması gerektiğini savunan uzmanlar, bu konunun sadece bir yemek tartışması değil, aynı zamanda bir miras meselesi olduğunu belirtiyor.

Tatlıların Kökeni Osmanlı Mutfağına Dayanıyor

Taste Atlas’ın listesinde yer alan ve “Yunan mutfağı” adı altında sunulan birçok tatlının geçmişi incelendiğinde, Osmanlı mutfağı ile doğrudan bağlantılar ortaya çıkıyor. Baklava, yüzyıllardır Anadolu’da yapılan ve bayram sofralarının vazgeçilmezi olan bir lezzet. Revani, Osmanlı saray mutfağında sıkça yapılan ve geleneksel Türk düğünlerinde hala ikram edilen bir tatlı. Lokma ise dini günlerde hayır için dağıtılan, Türk toplumunun kültürel hafızasında köklü bir yere sahip bir lezzet.

Ayrıca Laz böreği, Karadeniz mutfağının özgün tatlarından biri olup, Yunanistan’da “Galaktoboureko” adıyla listeye dahil edildi. Benzer şekilde, Türk mutfağında sütlaç olarak bilinen tatlı, “Rizogalo” adıyla Yunan tatlısı olarak lanse edildi. En dikkat çekici örneklerden biri de İzmir’in Seferihisar ilçesine özgü Samsades tatlısının Yunan mutfağına mal edilmesi oldu.

Uzmanlardan UNESCO Çağrısı

Gastronomi uzmanları, bu durumun yalnızca tatlılarla sınırlı olmadığını belirtiyor. Osmanlı coğrafyasına ait birçok tarif, yıllar içinde farklı ülkelere yayılmış ve zamanla sahiplenilerek milli yemek statüsüne taşınmış durumda. Bu nedenle uzmanlar, Türk mutfağının daha fazla yemeğinin UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne dahil edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Bu tür adımların atılmaması halinde, Türk mutfağının özgün tatlarının farklı ülkeler tarafından sahiplenilme girişimlerinin süreceği uyarısı yapılıyor. Türkiye’nin gastronomi mirasına sahip çıkması gerektiğini belirten uzmanlar, “Türk mutfağı dünyanın en zengin mutfaklarından biri. Ancak bu zenginlik, resmi kurumlar ve uluslararası platformlarda yeterince korunmazsa, sahiplenme tartışmaları daha da artacak” ifadelerini kullanıyor.

Kültürel Mirasın Korunması İçin Yeni Adımlar Bekleniyor

Tatlıların kökeni üzerine başlayan bu tartışma, aslında Türk mutfağının küresel tanıtımı konusunda eksiklerin olduğunu da gözler önüne seriyor. Yunan mutfağı ya da diğer ülkelerin mutfakları, uluslararası platformlarda daha görünür hale gelirken, Türk mutfağına ait birçok değer yeterince tanıtılamıyor. Bu da, kültürel mirasın sahiplenilmesine zemin hazırlıyor.

Uzmanlara göre Türkiye’nin gastronomi alanında yapması gereken en önemli hamlelerden biri, yemek ve tatlıların kökenini bilimsel araştırmalarla destekleyerek uluslararası alanda tescil ettirmek. Böylece baklava, revani, lokma gibi tatlıların kime ait olduğu tartışmaları daha somut verilerle yanıtlanabilecek.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım