Van’da kaybolduktan 18 gün sonra sahilde cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş ile ilgili soruşturmada çarpıcı bir gelişme daha yaşandı. Aileye bildirilen son bilgilere göre, genç kızın atletinde bulunan kan izinin Rojin’e değil, başka bir kadına ait olduğu tespit edildi. Ortaya çıkan bu bilgi, zaten çok yönlü yürütülen soruşturmayı daha da karmaşık bir hâle getirirken, aile ve avukatlar sürecin genişletilmesini talep ediyor.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü’nde eğitim gören 19 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül’de kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra kendisinden haber alınamamış; 15 Ekim’de İpekyolu ilçesindeki Mollakasım sahilinde cansız bedeni bulunmuştu. O tarihten bu yana devam eden soruşturma süreci, hem adli bulgular hem de çelişkili bilgiler nedeniyle dikkatle takip ediliyor.
DNA İncelemeleri Dosyayı Yeni Bir Boyuta Taşıdı
Soruşturmanın en kritik kısmını Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) biyolojik incelemeler sonucu hazırladığı rapor oluşturdu. Raporda, Rojin’den alınan örneklerde genç kıza ait DNA ile birlikte iki farklı erkeğe ait DNA profili bulunduğu belirtildi. Bu belirlemenin ardından, otopsi sürecinde yer aldığı düşünülen 134 kişiden DNA örneği alındı ancak hiçbirinin bu profillerle eşleşmediği bildirildi.
Ailesine aktarılan yeni bilgi ise soruşturmanın seyrini tamamen değiştirdi. Baba Nizamettin Kabaiş, atlet üzerinde tespit edilen kan lekesiyle ilgili kendilerine verilen son bilgiyi şöyle aktardı:
“Başta kanın Rojin’e ait olabileceği söylendi. Ancak daha sonra bunun başka bir kadına ait olduğu ifade edildi. Bu durum bize yeni bir ihtimal kapısı açıyor ve bu sorunun derhal çözülmesi gerekiyor.”
Aile DNA Taramasının Genişletilmesini Talep Ediyor
Elde edilen bulgular üzerine baba Kabaiş, yetkililere çok daha kapsamlı bir DNA taraması yapılması için başvuruda bulundu. Rojin’in hem telefonunun hem de cansız bedeninin Mollakasım ve Çardakçı bölgelerinde bulunmuş olması nedeniyle bu bölgelerde yaşayan kişilerden de örnek alınması gerektiğini vurguladı.
Kabaiş, yaşadıkları sürecin dayanılmaz bir noktaya geldiğini belirterek şunları söyledi:
“Kızımın üzerindeki DNA kime ait? Atletindeki kan kime ait? Bunun ortaya çıkarılması artık bir zorunluluk. Üniversitedeki ve bölgedeki tüm erkeklerden DNA örneği alınmasını istedik. Çünkü başka türlü bu dosya ilerlemeyecek.”
Telefonun Çözülememesi Soru İşaretlerini Artırıyor
Soruşturmanın aydınlatılması için önemli bir diğer unsur da Rojin’in telefonunda yer alan veriler. Cihazın bugüne kadar açılamamış olması hem aile hem de avukatlar için büyük endişe yaratıyor. Aileye yapılan bilgilendirmede telefonun önce Portekiz’e, ardından İspanya’ya gönderileceği ifade edildi.
Avukatlar, telefonun şifresinin çözülmesinin genç kızın kaybolduğu ve öldüğü süreçte neler yaşandığının anlaşılması açısından hayati öneme sahip olduğunu belirtiyor.
Avukattan Kritik Uyarı: “Kan Kimin, Belirlenmesi Şart”
Ailenin avukatı Zeynep Demir, atlet üzerindeki kan örneğiyle ilgili elde edilen sonuçların ciddi bir belirsizlik içerdiğini söyledi. DNA profilinin bozulmuş olması nedeniyle doğrudan kimlik tespiti yapılamadığını belirten Demir, şu değerlendirmede bulundu:
“Kanın bir kadına ait olduğu kesin. Ancak bu kişinin kim olduğu bilinmiyor. Bu bulgu, dosyanın kritik noktalarından biri hâline geldi. O kanın sahibinin belirlenmesi, soruşturmayı aydınlatmada kilit rol oynayacaktır.”
Demir ayrıca, soruşturmanın mevcut kapsamının yeterli olmadığını, hem bölgesel hem de kampüs çevresinde çok daha detaylı inceleme yapılması gerektiğini söyledi.
Toplum Olayın Aydınlatılmasını Bekliyor
Rojin Kabaiş’ın ölümüyle ilgili soruşturma, her yeni detayla birlikte daha karmaşık bir yapıya bürünüyor. Özellikle atletindeki kanın başka bir kadına ait olduğunun ortaya çıkması, yeni ihtimallerin ve yeni isimlerin soruşturmaya dahil edilmesini gerektiriyor.
Aile, aylar geçmesine rağmen hâlâ bir tutuklama olmamasına tepki gösterirken, kamuoyu da genç üniversite öğrencisinin ölümünün tüm yönleriyle açıklığa kavuşmasını talep ediyor.
Yetkililerden beklenti ise sürecin hızlandırılması, eksik noktaların tamamlanması ve tüm şüphelerin soruşturma dosyasına dahil edilmesi.