Türkiye'nin aktif fay hattı haritası, 6 Şubat depremlerinin etkisiyle güncellenirken, 1990'lı yılların başında 150 olan fay sayısı şimdi 500'ün üzerine çıkmış durumda. Deprem Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, bu yeni fay haritasını CNN TÜRK canlı yayınında detaylı bir şekilde değerlendirdi.

Prof. Dr. Pampal, yeni haritanın üzerinde kırmızı alanların arttığını ve bu eğilimin ilerleyen zamanlarda daha da artmasının beklendiğini belirtti. Bu değişikliğin altında yatan nedenlere odaklanırken, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün (MTA) 1935 yılında kurulduğunu ve Türkiye'nin jeolojik yapısı, fay hatları ve aktif faylar gibi konularda çalışmalar yaptığını vurguladı.

Pampal, MTA'nın bu alandaki önemli görevler üstlendiğini ve deprem riski açısından büyük bir önem taşıdığını belirtti. Kurumun kuruluşundan bu yana sürekli olarak haritaların güncellendiğini ve bu sayede Türkiye'nin deprem gerçeğinin daha iyi anlaşıldığını ifade etti. Son olarak, 2012 yılında harita güncellendiğini hatırlattı ve bu sürecin devam etmesinin önemine vurgu yaptı. Bu çerçevede, Türkiye'nin deprem risklerine daha iyi hazırlıklı olabilmesi için yeni haritaların sürekli olarak revize edilmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

Yeni Faylar Şiddetli Deprem Üretebilir

Fay hatları ve depremler, bazen öngörülemeyen ve tahmin edilemeyen doğa olayları olarak karşımıza çıkar. Bu nedenle, bazı fay hatları tespit edilmiş olsa da, henüz keşfedilmemiş veya belirgin izlere sahip olmayan fay hatları da mevcuttur. Bu fay hatları, gözle görülemeyen ve ölçülemeyen yapılara sahiptir, ancak dünya üzerinde varlıkları bilinir.

Özellikle Malatya çevresinde yaşanan depremler, bu tür gizli veya belirgin olmayan fay hatlarının varlığını gösteren önemli örneklerden biridir. Bazı uzmanlar, bu depremlerin yeni bir fay hattını veya deprem riskini değerlendiren çalışmalar yapmışlardır. Ancak, sonradan anlaşıldığı gibi, bu fay hatları Türkiye'nin resmi diri fay haritasında yer almamaktadır.

Ayrıca, 6 Şubat depremlerindeki yüzey kırıkları da bu durumu daha karmaşık hale getirmiştir. Türkiye'nin farklı bölgelerinde, özellikle Batı Anadolu, Gediz Grabeni, Büyük Menderes, Küçük Menderes, Simav, Sultandağı gibi birçok fay hattı bulunmaktadır. Bunlar, deprem riski açısından büyük önem taşıyan faylardır ve uzmanlar tarafından yakından izlenirler. Orta Anadolu'da ise Tuz Gölü Fayı, Orta Anadolu Fay Zonu, Deriler Fayı ve Ecemiş Fayı gibi önemli fay hatları mevcuttur.

Editör: Berkan Yıldırım