Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Körfez Turu Kapsamında Savunma Hamlesi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üç günlük Körfez turu kapsamında Katar’a gerçekleştireceği ziyarette, Türkiye’nin hava savunma kapasitesini güçlendirecek yeni bir adım gündeme geliyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre Ankara, Katar’dan 24 adet ikinci el Eurofighter Typhoon savaş uçağı alımı için görüşmelere başladı. Bu girişim, Türk Hava Kuvvetleri’nin modernizasyon sürecinde önemli bir aşamayı temsil ediyor. Görüşmelerin, Eurofighter konsorsiyumunun üyesi olan Birleşik Krallık’ın arabuluculuğunda yürütüldüğü belirtiliyor.
Türkiye’nin bu adımı, uzun süredir gündemde olan savaş uçağı tedarik planlarının bir parçası olarak değerlendiriliyor. Özellikle F-16 filosunun yaşlanması ve yeni nesil uçakların temininde yaşanan gecikmeler, Ankara’yı alternatif kaynaklara yöneltti. Bu kapsamda Eurofighter Typhoon’lar, Türkiye’nin hava savunma stratejisinde yeni bir sayfa açacak potansiyele sahip.
İkinci El ve Yeni Nesil Eurofighter Planı
Bloomberg’in haberine göre, Türkiye yalnızca ikinci el uçaklarla yetinmeyi değil, aynı zamanda yeni üretim Eurofighter Typhoon’ları da envanterine katmayı planlıyor. Katar’dan alınması planlanan 24 adet Tranche 3A serisi savaş uçağının yanı sıra, 16 adet yeni nesil Tranche 4 Eurofighter alımı da değerlendiriliyor. Bu iki anlaşmanın toplam maliyetinin birkaç milyar doları bulabileceği öngörülüyor.
Henüz resmi imzalar atılmadı ancak teknik detaylar ve finansal düzenlemeler üzerinde tarafların yoğun biçimde müzakere yürüttüğü bildiriliyor. Türkiye’nin, ilk uçak teslimatlarını 2026 yılı itibarıyla almayı hedeflediği ifade ediliyor. Böylelikle Türk Hava Kuvvetleri, hem mevcut F-16 filosunu destekleyecek hem de Avrupa ile savunma iş birliğini daha ileriye taşıyacak bir hamle yapmış olacak.
Eurofighter Konsorsiyumu ve İngiltere’nin Rolü
Eurofighter Typhoon, Avrupa’nın önde gelen savunma şirketlerinin ortak üretimiyle geliştirilen çok amaçlı bir savaş uçağı olarak öne çıkıyor. Airbus, BAE Systems ve Leonardo tarafından oluşturulan Eurofighter konsorsiyumu, bu alanda Avrupa’nın savunma kapasitesini temsil ediyor. Türkiye’nin planladığı alım sürecinde Birleşik Krallık’ın diplomatik arabulucu rolü üstlendiği ve satışın gerçekleşmesi halinde İngiltere’nin teknik destek sağlayacağı belirtiliyor.
Ankara, Temmuz ayında İngiltere ile 40 adet Eurofighter Typhoon satışı konusunda bir ön anlaşmaya varmıştı. Bu yeni girişim, o sürecin devamı niteliğinde görülüyor. Ayrıca Türkiye’nin yalnızca uçak alımı değil, aynı zamanda MBDA tarafından geliştirilen Meteor hava-hava füzeleriyle birlikte entegre bir savunma paketi üzerinde de durduğu öğrenildi. Bu paket kapsamında Türkiye’nin toplamda yaklaşık 10 milyar avro, yani 11,6 milyar dolar civarında bir harcama planladığı iddia ediliyor.
Türk Hava Kuvvetleri’nde Modernizasyon Dönemi
Türkiye, hâlihazırda NATO’nun en büyük ikinci F-16 filosuna sahip ülke konumunda bulunuyor. Ancak mevcut filonun yaşlanması, teknik modernizasyon ihtiyacını da beraberinde getirdi. Bu nedenle savunma sanayisinde alternatif arayışlara yönelen Ankara, Eurofighter Typhoon projesini stratejik bir çözüm olarak değerlendiriyor.
Eurofighter’ların Türk Hava Kuvvetleri envanterine girmesi, sadece uçak sayısının artması anlamına gelmiyor. Bu uçakların sahip olduğu gelişmiş radar sistemleri, elektronik harp kabiliyetleri ve uzun menzilli Meteor füzeleri sayesinde Türkiye’nin hava üstünlüğü kapasitesi önemli ölçüde güçlenecek. Ayrıca Avrupa merkezli bir üretim ağına dahil olmak, Türkiye’nin savunma sanayiinde çeşitliliğini artırmasına da katkı sağlayacak.
Katar ile Stratejik İş Birliği Derinleşiyor
Katar, Türkiye’nin son yıllarda askeri, ekonomik ve diplomatik alanlarda yakın ilişkiler yürüttüğü ülkelerin başında geliyor. Daha önce Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait birliklerin Katar’da görev yapmasına imkân tanıyan savunma anlaşmaları yapılmıştı. Şimdi bu ilişkilerin bir adım öteye taşınarak savunma sanayi boyutunda yeni bir ortaklık kurulması hedefleniyor.
Katar Hava Kuvvetleri, elinde bulunan Eurofighter Typhoon uçaklarını oldukça sınırlı bir süre kullandığı için, Türkiye’nin bu alım planı teknik açıdan da avantajlı görülüyor. Uçakların ikinci el olmasına rağmen modern donanım ve bakım geçmişine sahip olması, Türk Hava Kuvvetleri için maliyet-etkin bir çözüm sunuyor.
Ankara’nın bu hamlesi, hem savunma sanayiinde dışa bağımlılığı azaltma politikasına katkı sağlayacak hem de Avrupa merkezli askeri iş birliklerinde Türkiye’nin etkin rolünü güçlendirecek. Görüşmelerin tamamlanması halinde Türkiye, bölgesel hava gücü dengesinde yeni bir döneme adım atmaya hazırlanıyor.