Tel Aviv’den Gerginliği Artıran Karar
Ortadoğu’da barış umutlarını yeniden zora sokan bir gelişme yaşandı. İsrail hükümeti, Gazze Şeridi’ne yönelik insani yardım girişlerini bir sonraki emre kadar durdurma kararı aldı. İsrail devlet televizyonu KAN’ın aktardığı bilgilere göre karar, İsrail ordusunun tavsiyesi doğrultusunda alındı. Bu adım, 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasının en önemli unsurlarından biri olan “Gazze’ye insani yardımın kesintisiz ulaşması” maddesini doğrudan etkiliyor.
Yetkililer, kararın geçici olup olmadığı konusunda net bir açıklama yapmazken, yardım kuruluşları ve uluslararası toplumdan gelen ilk tepkiler kararın “insani krizi derinleştireceği” yönünde oldu.
Ateşkesin Şartları Askıya Alındı
10 Ekim’de başlayan ateşkesin ilk aşaması; esir takası, saldırıların durdurulması ve Gazze’ye insani yardımların engelsiz bir şekilde ulaştırılması maddelerini içeriyordu. Ancak İsrail’in bu yeni kararıyla birlikte ateşkesin temel dayanağı olan yardım süreci durdurulmuş oldu. Gazze’ye her gün yaklaşık 600 tır yardım malzemesi girişinin yapılması gerekiyordu. Bu tırların içinde gıda, su, tıbbi malzeme ve yakıt gibi yaşamsal öneme sahip ürünler bulunuyordu.
İsrail hükümeti, kararın gerekçesini “güvenlik kaygıları” olarak açıklarken, Gazze’deki yetkililer bu adımı “insani felaketin kapısını aralayan bir karar” olarak nitelendirdi. Yardımların durmasıyla birlikte özellikle çocuklar, hastalar ve yaşlılar için hayati öneme sahip ilaç ve gıda akışının kesileceği endişesi giderek büyüyor.
Uluslararası Tepkiler Artıyor
İsrail’in aldığı karar dünya genelinde büyük yankı uyandırdı. Birleşmiş Milletler (BM) Sözcülüğü tarafından yapılan açıklamada, “Gazze halkının temel ihtiyaçlarının karşılanmaması uluslararası hukuk açısından kabul edilemez” denildi. BM’nin yanı sıra Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Kızılhaç da kararın derhal geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Birçok Avrupa ülkesi ve bölge ülkeleri de benzer açıklamalarla İsrail’i uyardı. Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan değerlendirmede, “İnsani yardımların kesilmesi, sivillerin yaşam hakkını doğrudan tehdit eder. Bu karar, ateşkes sürecini tamamen zora sokabilir” ifadeleri kullanıldı. Ayrıca, Gazze’deki hastanelerin yakıt sıkıntısı nedeniyle kapanma riskiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.
Gazze’de Durum Her Geçen Gün Kötüleşiyor
Gazze Şeridi’nde halihazırda ağır bir insani kriz yaşanıyor. Bölgede elektrik, su ve gıda erişimi büyük ölçüde kısıtlı durumda. Yardımların durdurulmasıyla birlikte marketlerde temel ürünlerin fiyatlarının birkaç katına çıktığı, fırınların un stoklarının tükenmek üzere olduğu bildiriliyor. Sağlık sektörü ise en büyük darbeyi alan alanlardan biri oldu. Yakıt sıkıntısı nedeniyle birçok hastanenin jeneratörleri çalışmıyor, ameliyatlar erteleniyor.
Gazze’de görev yapan yerel sağlık yetkilileri, “Artık sadece tıbbi malzeme değil, temiz su bile bulmakta zorlanıyoruz. Eğer yardımlar yeniden başlamazsa binlerce kişi ölebilir” uyarısında bulundu.
Yardım Kuruluşları Alarm Verdi
Uluslararası yardım kuruluşları, İsrail’in kararının ardından acil çağrı yaptı. Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), “Gazze’de her geçen saat insan hayatına mal oluyor. Yardımların engellenmesi kabul edilemez” açıklamasında bulundu. Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) örgütü ise özellikle kuzey bölgelerdeki hastanelerin kritik durumda olduğunu, bazı bölgelerde sağlık hizmetlerinin tamamen durduğunu bildirdi.
Yardım örgütleri, İsrail hükümetinden insani yardımların en azından sağlık ve çocuk bakımına yönelik kısımları için istisna tanımasını talep etti. Ancak şu ana kadar bu konuda herhangi bir esneklik sinyali verilmedi.
Bölgedeki Gerginlik Yeniden Tırmanabilir
Uzmanlar, bu kararın bölgedeki kırılgan barış ortamını tehdit ettiğini belirtiyor. Ateşkes sürecinde taraflar arasında oluşan geçici güven ortamının zedeleneceği, yeniden çatışma riskinin artacağı değerlendiriliyor. İsrail’in aldığı bu kararın sadece Gazze’de değil, tüm Orta Doğu’da siyasi ve toplumsal etkiler yaratabileceği ifade ediliyor.
Diplomatik kaynaklar, önümüzdeki günlerde uluslararası toplumun devreye girerek İsrail’e insani yardım koridorlarını yeniden açma yönünde baskı uygulayabileceğini belirtiyor. Ancak şu an için Gazze halkı, belirsizlik ve korku içinde yeni bir insani felaketin eşiğinde bekliyor.