Sürücü Kurslarında Dijitalleşme Hamlesi
Türkiye’de her yıl yaklaşık 1,5 milyon kişi sürücü kurslarına kayıt yaptırıyor. Bu yoğun talep, sektörde dijitalleşmeyi zorunlu hale getirirken, son dönemde geliştirilen Kursumapp isimli platform, kursların eğitim süreçlerini ve finansal işlemlerini dijital ortama taşıdı. E-sınav, canlı ders, yoklama ve online tahsilat gibi hizmetler sunan uygulama, hem kursların operasyonel yükünü azaltıyor hem de kursiyerleri dijital ödeme sistemleriyle tanıştırıyor. Bu gelişme, eğitim alanında dijital dönüşümün yanı sıra finansal teknolojilerin günlük hayata entegrasyonu açısından da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Eğitim ve Ödeme İşlemleri Tek Çatı Altında
Kursumapp’in en dikkat çekici yönlerinden biri, sürücü kursu öğrencilerinin tüm eğitim süreçlerini tek bir uygulama üzerinden takip edebilmesi. Platformu geliştiren Bakiyem firmasının CEO’su Umut Yalçın, öğrencilerin hem ders programlarını hem de sınavlarını dijital olarak yönetebildiğini belirtti. Yalçın, “Kursumapp ile kursiyerler, canlı derslere katılabiliyor, yoklamalarını online olarak işletebiliyor ve kurs ücretlerini dijital sistem üzerinden güvenle ödeyebiliyor. Bugün 1.200’den fazla sürücü kursu bizimle çalışıyor ve uygulama 800 binden fazla kişi tarafından indirildi. Bu durum, öğrencilerin eğitim süreci boyunca dijital ödeme yöntemlerine alışmasını sağlıyor ve mezuniyet sonrası da bu alışkanlık devam ediyor” sözleriyle projenin önemini vurguladı.
Yılda 1,5 Milyon Kursiyer Dijitalleşiyor
Türkiye’de her yıl milyonlarca vatandaş ehliyet almak için sürücü kurslarına başvuruyor. Bu büyük hacim, dijital platformların sağladığı kolaylıklarla birleştiğinde finansal okuryazarlık açısından da ciddi bir fırsat yaratıyor. Kursumapp’in sunduğu çözümler sayesinde kursiyerler nakit ödeme yerine mobil ödeme ve dijital tahsilat yöntemlerine yönlendiriliyor. Bu durum, fintech şirketlerinin geniş kitlelere ulaşmasını kolaylaştırırken aynı zamanda sürücü kurslarının iş yükünü de önemli ölçüde hafifletiyor. Uzmanlar, bu tarz dijital çözümlerin yaygınlaşmasıyla birlikte, geleneksel ödeme yöntemlerinin yerini hızla dijital sistemlerin alacağını ifade ediyor.
Küresel Fintech Pazarı ve Türkiye’nin Yeri
Finansal teknolojiler sektörü, dünya genelinde hızla büyüyen bir pazar olarak dikkat çekiyor. 2024 yılında küresel fintech pazarının değeri 340 milyar dolar olarak ölçülürken, 2025’te bu rakamın 395 milyar dolara çıkması bekleniyor. 2032 yılına gelindiğinde ise pazarın 1,1 trilyon dolara ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye, 2024 itibarıyla yaklaşık 432,4 milyon dolarlık fintech pazar büyüklüğü ile bu gelişime ayak uyduran ülkeler arasında yer alıyor. Ülkede faaliyet gösteren 731 fintech girişimi, özellikle genç nüfusun teknolojiye yatkınlığı sayesinde büyüme potansiyelini artırıyor.
Türkiye’nin Dijital Potansiyeli Yüksek
Bakiyem CEO’su Umut Yalçın, Türkiye’nin fintech alanında önümüzdeki yıllarda daha da önemli bir merkez haline geleceğini vurguluyor. Yalçın, “2025’e kadar dünya genelinde fintech yatırımlarının 310 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye’de ise 2024 yılında 194 milyon dolarlık yatırım gerçekleşti. Genç nüfusun dinamizmi ve artan dijitalleşme ile birlikte Türkiye’nin bu alanda büyük bir büyüme potansiyeli var” açıklamasında bulundu. Uzmanlara göre, fintech şirketlerinin sürücü kursları gibi geleneksel sektörlere özel çözümler geliştirmesi, hem finansal kapsayıcılığı artırıyor hem de günlük hayatın daha pratik hale gelmesini sağlıyor.
