Ekonomi

OECD Türkiye İçin Büyüme Tahminini Yükseltti

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2025 yılına ilişkin küresel büyüme beklentisini yeniden güncelledi. OECD’nin yayımladığı “Ekonomik Görünüm Raporu”nda, bu yıl dünya ekonomisinin yüzde 3,2 oranında büyüyeceği öngörüldü.

Abone Ol

Küresel Ekonomide Beklentiler Revize Edildi

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2025 yılına ilişkin küresel büyüme beklentisini yeniden güncelledi. OECD’nin yayımladığı “Ekonomik Görünüm Raporu”nda, bu yıl dünya ekonomisinin yüzde 3,2 oranında büyüyeceği öngörüldü. Bu rakam, önceki tahminlere göre yukarı yönlü bir revize anlamına geliyor. Raporun öne çıkan noktaları arasında, gelişmekte olan birçok ekonominin 2025’in ilk yarısında beklenenden daha güçlü bir performans sergilemesi dikkat çekti. Özellikle sanayi üretimi ve ticaretteki canlılığın, gümrük vergilerinde artış öncesi yapılan alımlarla desteklendiği ifade edildi.

Türkiye Ekonomisi İçin Revizyon

OECD, Türkiye ekonomisine dair büyüme tahminlerinde de güncellemeye gitti. Raporda Türkiye için 2025 yılı büyüme beklentisi yüzde 0,3 puan artırılarak yüzde 3,2’ye çıkarıldı. 2026 yılı için ise tahmin, yüzde 0,1 oranında aşağı çekilerek yine yüzde 3,2 olarak belirlendi. Bu güncelleme, Türkiye’nin ekonomik aktivitesinde iç talep ve ihracatın beklenenden daha dirençli bir seyir izlemesiyle açıklanıyor. Ancak raporda, para politikası, enflasyon baskısı ve dış ticaret gelişmelerinin büyüme üzerinde belirleyici olmaya devam edeceği vurgulandı.

ABD, Çin ve Gelişmekte Olan Piyasaların Etkisi

OECD’nin değerlendirmelerine göre, küresel büyümenin güçlü kalmasında Amerika Birleşik Devletleri ve Çin’in politikaları önemli rol oynadı. ABD’de yapay zeka yatırımları ve teknoloji alanındaki gelişmeler ekonomik faaliyeti desteklerken, Çin’de uygulanan mali teşvikler emlak sektöründeki zayıflamayı kısmen dengeledi. Buna ek olarak, Asya ve Latin Amerika’daki gelişmekte olan birçok ülkenin büyüme performansı da tahminlerin üzerinde gerçekleşti. Bu durum, küresel ekonomik toparlanmanın beklenenden daha sağlam ilerlemesini sağladı.

Riskler ve Belirsizlikler Hâlâ Güçlü

Raporun dikkat çeken bir diğer bölümü ise riskler ve belirsizliklere yönelik uyarılar oldu. OECD, ticaret engellerinin artması, jeopolitik gerilimlerin sürmesi ve politika belirsizliklerinin ekonomik faaliyetler üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiğini belirtti. Enerji piyasalarında yaşanabilecek dalgalanmalar ve küresel finansman koşullarındaki sıkılaşma da aşağı yönlü riskler arasında sıralandı. Buna rağmen, birçok ülkenin güçlü iç talep ve dış ticaret desteğiyle büyümesini koruduğu ifade edildi.

Türkiye İçin Yol Haritası

Türkiye özelinde yapılan değerlendirmelerde, ekonominin dayanıklılığını artırabilmesi için enflasyonla mücadele ve makroekonomik istikrarın önemine dikkat çekildi. Para politikası adımlarının yanı sıra, yapısal reformların hızlandırılması gerektiği vurgulandı. Uzmanlar, Türkiye’nin genç nüfusu ve üretim potansiyelinin büyüme için avantaj sağladığını ancak dış finansman ihtiyacının ve jeopolitik risklerin ekonomi üzerinde baskı yaratabileceğini belirtiyor.