Kocaeli
Parçalı bulutlu
6°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,8242 %0,40
48,6374 %0,78
5.404,54 % 1,25
Ara
Kocaeli Haber Dünya Nobel Barış Ödülü’nü Trump’a İthaf Eden Maria Corina Machado Kimdir? Venezuela’da Krizin Ortasında Tartışmalı Zafer

Nobel Barış Ödülü’nü Trump’a İthaf Eden Maria Corina Machado Kimdir? Venezuela’da Krizin Ortasında Tartışmalı Zafer

Venezuela’nın muhalefet lideri Maria Corina Machado, 2025 yılı Nobel Barış Ödülü’nün sahibi oldu. Nobel Komitesi, Machado’nun “Venezuela’da demokrasiyi savunma ve otoriter rejime karşı direniş” konusundaki mücadelesini ödüllendirdiğini açıkladı.

Okunma Süresi: 4 dk

Venezuela’nın Muhalif Lideri Maria Corina Machado’ya Nobel Barış Ödülü

Venezuela’nın muhalefet lideri Maria Corina Machado, 2025 yılı Nobel Barış Ödülü’nün sahibi oldu. Nobel Komitesi, Machado’nun “Venezuela’da demokrasiyi savunma ve otoriter rejime karşı direniş” konusundaki mücadelesini ödüllendirdiğini açıkladı. Ancak Machado’nun geçmiş açıklamaları ve siyasi tutumu, bu kararın hemen ardından hem ulusal hem de uluslararası kamuoyunda yoğun tartışmalara neden oldu.
Komite Başkanı Jorgen Watne Frydnes, Machado’nun Venezuela’daki baskıcı yönetim koşullarında gösterdiği cesareti “örnek teşkil eden bir demokrasi mücadelesi” olarak tanımladı. Frydnes, onun kararlılığının yalnızca ülkesinde değil, Latin Amerika genelinde de otoriterliğe karşı direnişin sembolü haline geldiğini belirtti.

Trump’a İthaf Edilen Nobel Ödülü Tepki Çekti

Machado, ödül açıklanır açıklanmaz yaptığı konuşmada, Nobel Barış Ödülü’nü ABD’nin eski başkanı Donald Trump’a ithaf ettiğini söyledi. Bu açıklama, uluslararası kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı.
Machado, “Trump’ın demokrasiyi savunma çabaları ve Venezuela halkının özgürlüğü için gösterdiği destek, bu ödülün arkasındaki ilham kaynaklarından biridir” ifadelerini kullandı. Bu çıkış, özellikle Avrupa’daki bazı siyasetçiler tarafından “politik bir hamle” olarak değerlendirildi.
Siyasi analistler, Machado’nun bu açıklamasıyla, Latin Amerika’da anti-Amerikan söylemlere karşı duran kesimlere mesaj vermek istediğini düşünüyor. Ancak, bu jest aynı zamanda Nobel Barış Ödülü’nün tarafsızlık ilkesine zarar verdiği gerekçesiyle tepki topladı.

İsrail Desteği ve Dış Politik Görüşleri Tartışma Yarattı

Maria Corina Machado’nun ödül kazanmasının ardından en çok gündem olan konulardan biri de İsrail’e yönelik açıklamaları oldu. Machado daha önce yaptığı konuşmalarda, İsrail’i “özgürlük ve demokrasi mücadelesinin gerçek müttefiki” olarak tanımlamış, Venezuela ile İsrail arasındaki bağların güçlendirilmesi gerektiğini savunmuştu.
Ayrıca, Venezuela Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınması gerektiğini dile getirmesi, özellikle Filistin yanlısı ülkelerde ve bazı insan hakları örgütlerinde tepkiyle karşılandı.
Norveçli milletvekili Bjørnar Moxnes, Machado’nun 2020 yılında İsrail’in Likud Partisi ile imzaladığı iş birliği anlaşmasını hatırlatarak, bu bağlantının “barışın değil, kutuplaşmanın sembolü” olduğunu savundu. Moxnes, “Gazze’de yaşanan askeri operasyonlara destek veren bir siyasetçinin Nobel Barış Ödülü alması, ödülün değerini zedeliyor” ifadelerini kullandı.
Benzer şekilde, Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) de Machado’nun ödülünü eleştirerek, bu kararın “adaletsiz” olduğunu belirtti. Kurumdan yapılan açıklamada, “Nobel Barış Ödülü, barışa hizmet edenlere verilmelidir; savaş politikalarını destekleyenlere değil” denildi.

Yabancı Müdahale Çağrıları Geçmişinden Gelen Eleştiriler

Machado’nun Nobel Barış Ödülü almasının ardından gündeme gelen bir diğer konu, geçmişte yaptığı yabancı müdahale çağrıları oldu. 2018 yılında Arjantin ve İsrail hükümetlerine gönderdiği bir mektupta, Venezuela’daki Maduro yönetiminin devrilmesi için bu ülkelerden destek istemişti.
Machado, mektubunda Maduro hükümetini “uyuşturucu kaçakçılığıyla iç içe geçmiş bir terörist rejim” olarak tanımlamış, Latin Amerika’da demokrasi için dış müdahalenin kaçınılmaz hale geldiğini savunmuştu.
Bu çağrı, özellikle Latin Amerika ülkelerinde tepkiyle karşılandı. Bölgedeki birçok siyasetçi, dış müdahalenin yeni krizler yaratabileceğini ve halkın kendi kaderini tayin etme hakkını zedeleyeceğini savunarak Machado’yu eleştirdi.

Maria Corina Machado’nun Siyasi Kariyerinin Dönüm Noktaları

1970 doğumlu Maria Corina Machado, Venezuela’nın önde gelen sanayici ailelerinden birine mensup. Siyasi sahneye ilk kez 2002 yılında, kurucusu olduğu Sumate adlı sivil toplum hareketiyle adım attı. Bu kuruluş, seçim süreçlerinde şeffaflık sağlamak amacıyla kurulmuştu ancak kısa sürede muhalif bir yapıya dönüştü.
Machado, 2012 yılında Hugo Chavez yönetimine karşı muhalefetin en güçlü adaylarından biri olarak öne çıktı. Ancak seçimlerde Henrique Capriles’in gerisinde kaldı. 2013 yılında milletvekili olarak görev yaparken, hükümetin baskıcı uygulamalarına karşı duruşuyla dikkat çekti.
2023 yılında yapılan muhalefet ön seçimlerinde büyük bir başarı elde ederek cumhurbaşkanlığı için en güçlü aday haline geldi. Ancak 2024’te Nicolas Maduro hükümeti tarafından adaylığı yasaklandı. Bu yasak, ülke genelinde büyük protestolara neden oldu.
Seçimlere katılamayan Machado, muhalefetin yeni adayı Edmundo Gonzalez’i destekledi. Buna rağmen, Maduro’nun yönetimde kalmasıyla birlikte Venezuela’daki siyasi kriz derinleşti.

Tartışmalı Bir Nobel ve Bölünen Kamuoyu

Maria Corina Machado’nun Nobel Barış Ödülü kazanması, yalnızca Venezuela’da değil, tüm dünyada geniş yankı uyandırdı. Destekçileri, onu “demokrasi uğruna her türlü baskıya direnen bir kadın lider” olarak görürken, eleştirmenler bu ödülün “politik bir tercih” olduğunu savunuyor.
Machado ise ödülünü ülkesindeki özgürlük mücadelesine adadığını belirterek, “Venezuela halkı yeniden ışığı görecek” ifadelerini kullandı.
Ancak, hem İsrail’e olan açık desteği hem de geçmişteki dış müdahale çağrıları, onun Nobel Barış Ödülü’nü hak edip etmediği tartışmasını uzun süre gündemde tutacak gibi görünüyor.
Venezuela’daki politik gerilim sürerken, Maria Corina Machado’nun ödülü ülke siyasetinde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *