Dünya

Beşar Esad Hakkında Tutuklama Emri Çıkarıldı

Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın fitilini ateşleyen Dera olaylarıyla ilgili yıllar sonra dikkat çeken bir gelişme yaşandı.

Abone Ol

Dera Olayları Sonrası Beşar Esad’a Şok Karar

Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın fitilini ateşleyen Dera olaylarıyla ilgili yıllar sonra dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Suriye yargısı, dönemin Devlet Başkanı Beşar Esad hakkında resmi olarak tutuklama kararı çıkardı. Şam’daki soruşturma hâkimi tarafından verilen bu karar, hem Suriye içinde hem de uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Kararın dayanak noktası, Esad yönetiminin 2011’de Dera kentinde başlayan halk ayaklanmalarında işkence, özgürlükten yoksun bırakma ve kasten öldürme gibi ağır suçlar işlemiş olması. Olayların ardından binlerce insanın hayatını kaybettiği, on binlerce kişinin tutuklandığı ve milyonlarca Suriyelinin yerinden edildiği biliniyor. Yıllar sonra gelen bu tutuklama kararı, Esad rejiminin geçmişteki uygulamalarının yeniden yargı önüne taşınabileceğine dair güçlü bir sinyal olarak değerlendiriliyor.

Soruşturma Şam’da Derinleştirildi

Suriye resmi haber ajansı SANA’nın duyurduğu bilgiye göre, Esad hakkındaki tutuklama emri doğrudan Şam’daki soruşturma hâkimi tarafından verildi. Karar, rejimin en kritik dönemlerinde alınan uygulamaların hukuk önünde incelenmesi açısından tarihi bir adım olarak görülüyor.

2011’de Dera’da başlayan protestolar, kısa sürede ülke geneline yayılmış ve rejimin sert müdahalesi sonucu iç savaş patlak vermişti. Güvenlik güçlerinin göstericilere karşı uyguladığı baskı, dünya kamuoyunun tepkisini çekmiş, olaylar Suriye tarihinin en kanlı dönemlerinden birine dönüşmüştü. Şimdi bu olaylara dair yargı süreci yeniden gündeme gelmiş durumda.

Ahmed Şara’nın BM Konuşması Gündem Yarattı

Tutuklama kararının açıklanmasından kısa süre önce, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma da dikkat çekmişti. Şara, konuşmasına doğrudan Beşar Esad dönemine atıfta bulunarak başlamış ve geçmişte yaşanan acılara vurgu yapmıştı.

“Ben Şam’dan geliyorum. Medeniyetin kalbinden, dünyaya birlikte yaşamanın anlamını anlatan bir yerden geliyorum,” sözleriyle başlayan konuşmasında Şara, önceki rejimin halkı uzun yıllar boyunca baskı altında tuttuğunu belirtti. İşkence yöntemlerinden kimyasal silah kullanımına kadar pek çok ihlalin yaşandığını dile getiren Şara, rejimin 1 milyondan fazla masum insanın ölümünden ve milyonlarca kişinin yerinden edilmesinden sorumlu olduğunu ifade etti. Bu konuşma, uluslararası çevrelerde geçmişle hesaplaşma sürecinin başladığı şeklinde yorumlandı.

Kimyasal Silah Kullanımı ve Halkın Direnişi

Şara, konuşmasının devamında Esad yönetiminin halka karşı kimyasal silahlar kullandığını açık bir dille ifade etti. Kadınlara, çocuklara ve savunmasız insanlara yapılan saldırıların, halkı askeri olarak örgütlenmeye mecbur bıraktığını söyledi.

“İnsanlara kimyasal silahlarla saldırıldı. Bu insanların başka bir seçeneği kalmamıştı, suçlu bir rejimi devirmek zorundaydılar,” diyerek halkın rejime karşı verdiği mücadelenin kaçınılmaz olduğunu belirtti. Bu sözler, yıllardır uluslararası mahkemelerde tartışma konusu olan savaş suçları iddialarını yeniden gündemin üst sıralarına taşıdı.

Uluslararası Toplumdan Yakın Takip

Beşar Esad hakkında verilen tutuklama kararı, dünya kamuoyunda da yakından izleniyor. Uzmanlar, bu kararın sembolik olduğu kadar hukuki bir sürecin de başlangıcı olabileceğini vurguluyor. Özellikle Avrupa ülkelerinde uzun süredir devam eden insan hakları davaları, bu kararla birlikte yeni bir ivme kazanabilir.

Suriye’de yaşanan iç savaş boyunca birçok kez kimyasal silah kullanıldığı iddiaları Birleşmiş Milletler raporlarına yansımıştı. Ancak rejim yetkilileri bu iddiaları reddetmişti. Şimdi ise ülke içinden gelen bu tutuklama kararı, Esad rejiminin kendi yargı sistemi tarafından da sorgulanmaya başlanabileceğini gösteriyor.

Ahmed Şara, BM konuşmasında kayıplara rağmen halkın direnişinin sonuç verdiğini, mültecilerin dönüşü ve ülkenin yeniden ayağa kalkması için mücadele ettiklerini vurgulamıştı. Bu açıklamaların ardından gelen tutuklama emri, Suriye’de yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.